Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Mars görevinin 20. yıldönümünü kutlamak amacıyla, benzeri görülmemiş renk değişimlerini ortaya çıkaran yüksek irtifa görüntülerini kullanarak Mars’ın renk açısından zengin, ayrıntılı bir fotoğrafını yayınladı.
ESA’dan Mars’ın En Renkli Fotoğrafı
ESA’nın Mars Express misyonu, 2003 yılında Kızıl Gezegen Mars’ı keşfetmek için fırlatılan 2 bölümlü bir yörünge aracıdır. Görevin amacı sadece Mars’ı keşfetmek değil ayrıca atmosfer ve su izleri hakkında kapsamlı veri toplamaktır, bu sebeple uzun soluklu bir proje olarak planlanmış ve tahmini görev süresi 23 yıl olarak belirtilmiştir. Fakat Mars Ekspresi’nin detayları ise bir başka yazının konusu.
Bu yazıda sadece Mars Ekspresi’nin HRSC yani Yüksek Çözünürlüklü Stereo Kamerası ve bu kamera sayesinde toplanan verilere değineceğim.
HRSC normalde Mars’ın yüzeyini yaklaşık 300km yükseklikten (bu yükseklik uzay aracının yörüngede Mars’a en yakın olduğu yükseklik) fotoğraflıyor ve elde edilen görüntüler yaklaşık 50km genişliğindeki alanları kapsıyor. Ancak bahsettiğimiz fotoğrafta farklı bir yaklaşım sergilenmiş ve daha yüksek irtifalarda (4000 ila 10.000km) 90 görüntü topladı. Bu görüntüler ile birlikte 2500km genişliğindeki alanlar yakalandı ve tam bir küresel görünüm oluşturmak üzere bir araya getirildi ve sonuç, sonuç olarak şu anda bu makaleyi yazıyorum.
Aslında bu tür büyük ölçekli görüntüler genellikle Mars’taki hava olaylarını gözlemlemek için elde ediliyor, ancak atmosferik olayların olmadığı durumlarda bile gezegenin yüzeyinin harika görüntülerini sunuyor.
Her Renk Farklı Bir Malzeme
Fotoğraf kendi başına gayet güzel, ancak fotoğraftaki renk çeşitliliğinin de sebebi her tonda farklı bir kaynak olması.
Bildiğiniz gibi Mars’ın kırmızımsı rengiyle ünlü olmasının sebebi yüksek düzeyde oksitlenmiş demirdir. Ancak gezegenin büyük bir kısmı fotoğrafta oldukça koyu ve mavi tonlu görünmektedir. Bunlar, Mars’ın her yerinde geniş, koyu kum katmanları oluşturan volkanik kökenli gri-siyah bazaltik kumlardır. Rüzgarda hareket ettikçe yığılırlar ve çarpma kraterleri içinde heybetli kum tepeleri oluştururlar.
Öte yandan, suyla aşınan kaynaklar daha açık renkte görünme eğilimindedir. Mars’ta suyla aşınmış en yaygın iki kaynak kil ve sülfat mineralleridir. Bunların varlığı Mars Express’teki OMEGA spektrometresi tarafından tespit edilmiştir.
Bu minerallerin varlığı ise bize Mars’ta uzun süre Dünya’daki gibi sıvı suyun var olduğunu açıkça söylüyor. Bu sonuçlardan ortaya çıkan, “Mars’ta daha önce yaşam var mıydı? Mars’ı tekrar yaşanabilir hale getirebilir miyiz? Dünya’ya Mars’tan mı geldik? gibi soruları akıllara getiriyor ancak bu sorular ve cevapları da yine başka bir yazının konusu.